İSLAM’IN İLK ÖĞRETMENİ MUS’AB BİN UMEYR (R.A)

Hz. Aişe (r.anha)’nın aktardığı bir hadisi şerifte; Peygamber Efendimiz’in(s.a.s) hayatının en zor dönemi olarak İslam’ı anlatmak için gittiği Taif’te geçirdiği, zor ve çileli günleri olarak anlatıyor. Gördüğü ve yaşadığı olaylar O’nu derinden etkilemişti. Mekke O’nu kabul etmiyordu, Taif O’nu kabul etmiyordu, ama yılmıyor, durmuyordu Rahmet Peygamber’i.

Hac için, ticaret için Mekke’ye gelen insanların, konakladığı çadırları gezerek onlara İslam’ı anlatıyordu. Ama hangi çadıra varsa sonuç olumsuz, hangi çadıra varsa sonuç değişmiyordu.Umudunu yitirmiyor, Allah’ın bir çıkış yolu göstereceğine yürekten inanıyordu. Evet birgün Allah o çıkış yolunu, Hac için Mekke’ye gelen, önderliğini kısmet olursa ileride göreceğimiz, büyük sahabi Esat ibni Zürare (r.a)’ın yaptığı altı tane Medine’li gençle açıyordu. Efendimiz onları Akabe’de kaldıkları çadırda, ziyaret ediyor, onlara İslam’ı anlatıyor, onlar oracıkta iman ederek Medine’ye ilk iman tohumunu atıyordu.

Akabe’de bi’at eden, Müslüman olan Medine’liler, Medine’ye dönünce Peygamber Efendimize (s.a.v); ” Yâ Resûlullah! İçimizde, İslamiyet açıklandı ve yayılmaya başladı. Halkı Allah’ın kitabına davet edecek, Kur’an-ı Kerim’i okuyacak, İslam dinini anlatacak, İslam’ın sünnet ve emirlerini aramızda ikame edecek, namazlarımızda bize imamlık edecek bir öğretmen gönder.” diye mektup yazdılar. Allah’ın Resul’ü mektubu alınca, temsil kabiliyeti çok yüksek, güzelliyiğle bakanların içinde tatlı bir serinlik bırakan, bir ihlas kahramanı olan Mus’ab bin Umeyr (r.a)’ı Medine’ye bir rehber, bir öğretmen olarak gönderdi.

Mus’ab bin Umeyr kısa bir süre sonra Medine’ye İslam’ın ilk öğretmeni olarak gelecek, Esat ibni Zürare’nin evinde kalacaktı. Mus’ab Medine’yi tatlı dili, samimiyeti ve bütün kalbiyle okuduğu Kur’an-ı Kerim’le fethediyor, bir yıl gibi kısa bir sürede Medine’de İslam’ın anlatılmadığı hiçbir ev bırakmıyordu. Bir yıl sonra Mekke’ye dönecek, Akabe’de Efendimize Medine’deki durumu anlatacak,  O’nu Medine’ye davet edecek, ve Allah’ın Resul’ü Medine’ye hicret etmeye karar verecek.  Mekke’deki Müslümanlar Medine’ye hicret edecek, bir süre sonra Kâinatın Efendiside Medine’ye teşrif buyuracaklardı.

Mus’ab bin Umeyr (r.a) hayatını Allah ve Peygamber davasına adamış, bu uğurda çok fedakârlıkta bulunmuş, bedeller ödemiş örnek, önder bir kişilikti. Biz Müslüman’ların, aslında Mus’ab gibilerin hayatını iyi öğrenip, onların hayatlarından almamız gereken birçok derslerin olduğuna inanırım. Bu insanlar Hz. Peygamber’in elinde yetişmiş, O’nu görerek yaşamış, birçok ayetlerde Allah’ın övgüsünü almış mucize bir nesildir.

Peygamber Efendimiz Medine’ye gelince, Mus’ab bin Umeyr yanında yüzlerce Müslüman’la Peygamber’imizin gelişini bekliyordu. Orada bulunan Müslüman’ların birçokları Peygamber’imizi tanımıyordu. Allah Resül’ü bu  kadar çok Müslüman’ı bir arada görünce, o kadar çok mutlu oldu ki, devesinden inip, yüzlerce Müslüman’ın gözleri önünde, Mus’ab’ım diyerek Mus’ab bin Umeyr’in boynuna sarılacak, ona hayır duada bulunacaktı.

Sevdamız, aşkımız, yürüyüşümüz, muhabbetimiz O’nun için olursa, insanlığa sevgiyi, sevdayı, barışı, kardeşliği Hz. Peygamber ahlakını yaymak olursa, birgün bizede sarılacak O Alemlerin Efendisi Hz. Muhammed Aleyhisselam.

1,622 total views, 1 views today

Bir cevap yazın