COVİD-19 adı verilen yeni tip koranavirüs ile ilgili tedbirler kapsamında önlemler her geçen gün sıkılaştırılarak alınıyor. Önceki yazımda da dediğim gibi umudumuzu kaybetmeyelim. Ancak sorumluluk makamında oturan ve bu mücadelede ön planda yer alan kamu çalışanları dışında kalan bazı vatandaşlarımızın halen olayın ciddiyetini anlamadığını görüyorum. Hal böyle olunca bir fıkra ve bu fıkraya benzer bir yaşadığım anı aklıma geldi.
Adamın birinin karısı vefat etmiş. Aradan bir süre geçince adamın çocukları babalarına evlenmek isteyip istemediğini sormuşlar. Adam hayır, ben ananızın üzerine gül koklamam demiş. Olayın üzerinden biraz daha süre geçince çocukları yine sormuşlar yine olumsuz cevabı almışlar. Bir süre daha geçince sorduklarında ise madem çok istiyorsunuz annenizin cenazesinde gördüğüm KIRMIZI EŞARPLI BAYANI isteyin bari demiş.
Bu hikaye aslında erkeklerin ölen eşlerine ne kadar sadakatle bağlı olduklarını (!) gösteren ibretlik bir örnek. Bu örnek acaba gerçek hayatta da karşılık buluyor mu diye merak edip test etmek istedim. İki evlilik yapmış ve iki eşini de kaybetmiş bir hastam ikinci eşinin vefatından on gün kadar sonra çalıştığım aile sağlığı merkezine tahlil yaptırmak için geldi. Bizde kan tahlilleri için kan verme günü çarşamba günüdür. Hastalar çarşamba kan verir, perşembe ise sonuç almaya gelirler. Sevdiğim ve değer verdiğim bu hastama biraz moral olsun, biraz da yukardaki fıkra ne kadar gerçek diye merakımdan esprili bir dille sonuçları açıklamak istedim. Sonuç için muayene odama girdiğinde sonuçları inceleyip ‘’iki hanımdan sonra sen üçüncüyü de alırsın hısım’’ dediğimde yüzünde bir gülümseme oluştu ve bilmem doğru bilmem yanlış o da bana ‘’ hele yas yerine gelen hanımlar dikkatli dikkatli bakıyorlardı bana’’ diyerek güldü.
Bu yaşadıklarım üzerinden kronik hastalığı olan ve yaşı biraz ilerlemiş hastalarıma bir kez daha seslenmek isterim. Lütfen evinizden çok zorunlu olmadıkça çıkmayın. İşin sağlık boyutu olduğu gibi bunca yıllık dişten tırnaktan arttırılılarak oluşturulan birikimleri başkalarına kaptırma riski var. Olaya bi de bu yönden bakıp, tedbirleri sıklaştırmak lazım. Anlatılan fıkra bence gerçek. Siz nasıl düşünürsünüz bilemem.
2,013 total views, 2 views today
Kimdir?
1970 Karaisalı, Emelcik doğumlu. Adana Borsa Lisesi Mezunu, 1987’de Uludağ Tıp Fakültesine giriş, 1993 Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu. Kahramanmaraş Afşin ve Aladağ Kökez de çalıştı. 1995 yılında evlendi. 1996 yılından bu yana Karaisalı Devlet Hastanesi Acil Hekimi, 4,5 yıl başhekimlik, 2008’den beri Karaisalı’da Aile Hekimi. 3 Erkek Çocuğu babası. 2007 DP Milletvekili Adayı. Uğur Ünaldı Sportif’in isim babası. Karaisalı’da Ceceli Park Spor Tesisleri’nin işletmecisi.